Rize Çıkışlı 2 Gece 3 Gün Batum ve Tiflis Turu: Kafkasların Kalbine Yolculuk!
Gürcistan’a olan seyahatiniz için mükemmel bir başlangıç olan Rize çıkışlı 2 gece 3 gün Batum ve Tiflis turu ile Kafkasların büyüleyici atmosferine adım atın!
Bu tur, tarih dolu sokakları ve zengin kültürüyle ünlü Gürcistan’ı keşfetmek isteyenler için özel olarak hazırlanmıştır.
Batum ve Tiflis turu, hem modern hem de geleneksel unsurları bir arada sunuyor. Batum'un modern yaşamını keşfederken, Tiflis’in tarihî güzellikleri arasında kaybolacaksınız. Ayrıca, Surami geçidinde nefis Gürcü lezzetlerinden biri olan sıcak Şoti ekmeğini tatma imkanını da yakalayacaksınız. Turun sonunda ise Gürcü mutfağının tadını çıkaracak, halk dansları ve coşkulu akşam eğlenceleri ile bu deneyimi unutulmaz kılacaksınız.
Rize çıkışlı Batum ve Tiflis turu ile unutulmaz anılar biriktirecek, stresiz bir tatilin tadını çıkaracaksınız.
Ulaşımınızdan konaklamanıza kadar her şey profesyonel bir organizasyon ile düzenlenmiştir. Bu fırsatı kaçırmayın, Kafkasların kalbinde yer alan bu büyüleyici ülkeyi keşfetmek için hemen yerinizi ayırtın!
Sorunsuz bir geçiş için şunlara dikkat et:
•Yeni Kimlik veya Pasaport: Gürcistan'a sadece yeni tip kimlik kartınla veya pasaportunla geçebilirsin. Ehliyet veya eski kimlikle giriş yapamazsın. Kimliğinin kırık, çatlak olmaması ve manyetik çipinin sağlam olması gerekiyor. Yurtdışına çıkışının engellenmesi senin sorumluluğundadır, ücret iadesi yapılmaz.
•Çıkış Harcı: 6 yaşını doldurmuş her Türk vatandaşı, 710 TL yurt dışı çıkış harcı öder.
•Kimliklerde Fotoğraf: Bebekler dahil tüm katılımcıların kimliğinde fotoğraf olması zorunludur.
•18 Yaş Altı: 18 yaşından küçükler anne ve babalarıyla gelmeli. Eğer bir ebeveyn yoksa, noterden muvafakatname alınması şart.
Gürcistan'da telefon hattın otomatik uluslararası dolaşıma geçer ve faturan çok gelebilir. Bu yüzden:
•Sınırdan geçtikten sonra telefonunu uçak moduna alıp sadece Wi-Fi kullanmanı öneririz. Mobil veri açıksa, arka planda çalışan uygulamalar yüzünden faturana yüksek tutarlar yansıyabilir.
•İstersen seyahatten önce operatöründen yurt dışı paketi alabilirsin.
•Türkiye operatörleri günlük 279-400 TL arasında yurt dışı kullanımı ücreti alır.
•Daha ekonomik seçenekler için eSIM çözümlerini (Holafly, Airalo gibi) de düşünebilirsin.
•Reçetesiz İlaç: Yanında reçetesi olmayan ilaç bulundurma. Doktor raporlu ilaçların varsa, raporunu yanında taşı. İlaçların tablet formunda ve kişisel kullanıma uygun miktarda olsun.
•Nakit ve Ziynet Eşyası: Sınır geçişlerinde yüklü miktarda nakit, altın, gümüş veya ziynet eşyası taşıma.
•Türkiye'den çıkarken: 25.000 TL veya 10.000 Euro üzeri nakit, ya da yaklaşık 80 gram üzeri altın/ziynet eşyası beyan edilmezse el konulabilir, para cezası uygulanabilir.
Gürcistan'a girişte: 10.000 USD üzeri nakit ve 5.000 Lari'yi aşan ziynet eşyası beyan edilmeli.
Güvenliğin için, sınır geçişlerinde yanında hiç ziynet eşyası bulundurmaman en iyisi.
Unutma: Yukarıdaki kurallara uymazsan oluşabilecek tüm gümrük, ceza veya el koyma işlemleri tamamen senin sorumluluğundadır. Tur firması bu durumlardan sorumlu değildir.
Batum'da harika bir gün geçirmek için yerini hemen ayırt! Başka sorun olursa çekinme, sorabilirsin.
1. GÜN | RİZE – BATUM – TİFLİS
Sarp Sınır Kapısı, Gonio Kalesi, Batum Orta Camii, Khulo (Türk) Sokağı, Piazza Meydanı, Aziz Nicholas Kilisesi, Avrupa Meydanı, Medea Heykeli, Poseidon Heykeli, Tiyatro Meydanı, Batum Bulvarı, Ali ve Nino Heykeli, Mtskheta, Jvari Manastırı, Svetitskhoveli Katedrali, Tiflis
Sabah saat 06:00'da, Rize Çay Bardağı'nın önünde, güler yüzlü Karadeniz Tours ekibi buluşarak, bir asır önce bu coğrafyanın kaderini değiştirenlerin izinde, yeni bir hikayenin ilk adımlarını atıyoruz.
Karadeniz'in kıyı şeridini takip eden yolculuğumuz eşlikçileri bir yanda masmavi deniz, diğer yanda yemyeşil dağlar... Bu eşsiz manzara eşliğinde, rehberinizin keyifli anlatımlarıyla, bu bereketli coğrafyanın kadim hikayelerine kulak vereceğiz. Ve işte, karşımızda Sarp Sınır Kapısı.
Sarp Sınır Kapısı’ndaki kısa işlemlerimizin ardından Gürcistan’a adım atıyoruz Türk ve Gürcü kültürlerinin birbirine karıştığı bu kapıdan geçerek, bir zamanlar adını efsanelerden alan Kolhis Krallığı'nın topraklarına adım atıyoruz.
Sınırın biraz ilerisinde bizi Gonio Kalesi karşılıyor. Panoramik olarak izleyeceğimiz bu devasa yapı, adeta bir devrin son tanığı. Roma döneminden kalma bu kale, bir zamanlar ipek yolunun en önemli duraklarından biriydi. Sahil yolundaki mis kokulu okaliptüs ağaçları arasından süzülerek, Karadeniz'in incisi, Batum'a doğru ilerliyoruz.
Batum'a ulaştığımızda, aracımızı bırakarak şehrin nabzını tutan sokaklarına doğru bir yürüyüşe çıkıyoruz. İlk durağımız, şehrin kalbinde, farklı inançlara ev sahipliği yapan Orta Camii. Minareleri ve kubbeleriyle şehrin silüetini süsleyen bu yapı, adeta bir kültür mozaiği.
Ardından, tarihin ve lezzetin iç içe geçtiği Khulo Sokağı'nda, yöresel tatlarla güne "merhaba" diyeceğimiz, 30 dakikalık bir kahvaltı molası veriyoruz. Bu sokak, Batum'un çok kültürlü yapısının en güzel yansımalarından biri.
Kahvaltının ardından, şehrin Avrupa ruhunu hissedeceğimiz Piazza Meydanı'na doğru yürüyoruz. İtalyan mimarisinin zarif örnekleriyle süslenmiş bu meydan, kendinizi bir an için Roma'da hissetmenizi sağlayacak. Meydanın hemen köşesinde, hikayeleriyle sizi derinden etkileyecek Aziz Nicholas Kilisesi yükseliyor.
Keşfimiz, adeta bir açık hava müzesi olan Avrupa Meydanı'nda devam ediyor. Yüzyıllarca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu topraklarda, efsanevi Medea Heykeli ile göz göze geliyoruz. Ardından Poseidon Heykeli ve Tiyatro Meydanı ile Batum'un sanatsal ve tarihi dokusuna bir kez daha hayran kalıyoruz.
Turumuzun finalini ise, palmiye ağaçları altında huzur veren bir yürüyüşle Batum Bulvarı'nda yapıyoruz. Bu yürüyüş bizi, kavuşamayan aşıkların efsanevi öyküsünü anlatan, hareketli Ali ve Nino Heykeli'ne ulaştırıyor. Bu heykel, farklı kültürlerin bir araya gelişini sembolize ederek, Batum'un ruhunu en güzel şekilde yansıtıyor.
Öğle yemeği molasında, Gürcü mutfağının lezzetlerini deneyimledikten sonra, Gürcistan'ın kalbine, Tiflis'e doğru uzun ama keyifli bir yolculuğa çıkıyoruz.
Yaklaşık 7 saat sürecek bu yolculukta ilk durağımız, Gürcü Krallığı'nın eski başkenti, UNESCO Dünya Mirası Mtskheta. Şehir, adeta açık hava müzesi... Burada, tarihin kokusunu soluyacağımız otantik bir çarşıda kısa bir yürüyüş yapıyoruz.
Sonra, bir mimari harikası, 6. yüzyıldan kalma Jvari Manastırı'nı ziyaret ediyoruz. Bu manastır, bir tepe üzerinde tüm ihtişamıyla durarak, adeta zamanı durduruyor. Ardından, Gürcü mimarisinin en önemli eserlerinden, 11. yüzyıldan kalma Svetitskhoveli Katedrali'ne geçiyoruz. Efsanelerle örülü bu katedralin büyülü atmosferi sizi derinden etkileyecek.
Mtskheta'nın büyüsüne veda edip, yeniden yola çıkıyor ve akşam saatlerinde, ışıklarla süslenmiş, modern ile tarihin iç içe geçtiği Tiflis'e varıyoruz.
Otele yerleştikten sonra, yorgunluğumuzu atıp, isteyen konuklarımızla Tiflis'in canlı gece hayatını keşfetmek üzere Barlar Sokağı'na doğru bir yolculuk yapıyoruz.
Yarın, Tiflis'in o büyüleyici atmosferinde, bir başka masalın kapılarını aralamak üzere... Haydi, iyi dinlenmeler!
Trabzon Hareket: 04:30
Rize Hareket: 06:00
Tiflis Otele Varış: 22:00-23:00
2. GÜN | TİFLİS ŞEHİR TURU
Gürcistan Kronikası (Chronicle of Georgia), Sameba Katedrali, Tiflis Metrosu, Özgürlük Meydanı, Aziz George Heykeli, Etnografya Müzesi, Parlamento Binası, Rustaveli Caddesi, Kukla Tiyatrosu, Barlar Sokağı, Barış Köprüsü, Rike Park, Narikala Kalesi, Kartlis Deda Heykeli, Metekhi Köprüsü, Metekhi Kilisesi, Eski Tiflis, Kükürt Banyoları, Cuma Camii, Dry Bridge Antika Pazarı
Değerli misafirlerimiz, günaydın!
Gürcistan'ın kalbi Tiflis'in sokaklarına, tarihi yapılarına ve canlı atmosferine doğru bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? Bugün, Tiflis'in ruhunu derinden hissedeceğiz.
İlk durağımız, Gürcistan'ın ruhunu ve tarihini anlatan devasa bir anıt: Gürcistan Kronikası (Chronicle of Georgia). Tiflis Gölü'nün yakınında, adeta bir devrin tanığı gibi yükselen bu anıt, on altı devasa sütundan oluşuyor. Her biri, Gürcü Krallığı'nın en önemli olaylarını ve liderlerini anlatan kabartmalarla süslü. Heybetli yapısı ve Tiflis Gölü'nün eşsiz manzarasıyla, burası size Gürcistan'ın köklü geçmişini derinden hissettirecek.
Ardından ikinci durağımız, şehrin en görkemli yapılarından Sameba Katedrali. Gürcistan'ın en büyük katedrali olan bu yapı, modern mimarinin ve geleneksel Gürcü sanatının kusursuz birleşimini sergiliyor. Işıltılı vitrayları ve mistik atmosferiyle sizi büyüleyecek, adeta bir huzur mabedi.
Ardından, metroyu kullanarak kendimizi şehrin tam kalbinde, Özgürlük Meydanı'nda buluyoruz. Gökyüzüne uzanan Aziz George Heykeli'nin ihtişamı, Gürcü halkının özgürlük ve cesaret ruhunu en güzel şekilde yansıtıyor. Bu tarihi meydanın enerjisi, sizi bir an olsun bırakmayacak.
Buradan yürüyerek, Tiflis'in kalbinin attığı, sanat ve kültürün buluşma noktası olan Rustaveli Caddesi'ne ulaşıyoruz. Bu cadde, adeta bir açık hava müzesi. Etnografya Müzesi'nden Parlamento Binası'na, lüks mağazalardan butik kafelere kadar her şey iç içe. Şehrin modern yüzünü ve tarihi derinliğini bir arada hissedeceğiniz bu cadde, size Tiflis'in dinamik yapısını en iyi şekilde anlatacak.
Rustaveli Caddesi'nden ilerlerken, kendimizi bir peri masalının içinde bulacağız: Gabriadze Kukla Tiyatrosu. Sahneye koyduğu oyunlar kadar eğik saat kulesi ve masalsı tasarımıyla da meşhur olan bu tiyatro, adeta bir rüya alemi.
Kısa bir kahve molası için, şehrin gece hayatının nabzını tutan, Barlar Sokağı'na geçeceğiz. Bu hareketli sokakta, sokak sanatçılarının melodileri ve canlı atmosfer, enerjinizi tazeleyecek.Daha sonra, modern mimarinin bir başka harikası olan Barış Köprüsü'nü geçerek Rike Park'a varacağız. Nehrin kıyısında huzurlu bir yürüyüş yaptıktan sonra,teleferikle şehrin en yüksek noktalarından biri olan Narikala Kalesi'ne ulaşım aracı olarak teleferikle çıkıyoruz Size Tiflis'in nefes kesen panoramik manzarasını sunacak teleferik yolcuğumuzun ardından,yüzyıllardır şehri koruyan bu muhteşem kaleye ulaşıyoruz.Kale'nin hemen yanı başında, Tiflis'in koruyucusu ve sembolü olan Kartlis Deda (Gürcülerin Anası) Heykeli'ni göreceğiz. Bir elinde misafirler için şarap kadehi, diğerinde düşmanlar için kılıç tutan bu heykel, Gürcü halkının misafirperverliğini ve cesaretini simgeliyor.
Kaleden inişimizde, Metekhi Köprüsü'nden geçerek, şehrin en eski ve en önemli dini yapılarından Metekhi Kilisesini göreceğiz.
Zaman Tünelinde Bir Gezinti: Eski Tiflis
Mola sonrası, Tiflis'in en eski ve otantik bölgesi olan Eski Tiflis'e doğru yola koyuluyoruz. Rengarenk balkonlu evleri, daracık sokakları ve tarihi dokusuyla bu bölge, sizi zamanda yolculuğa çıkaracak.
Tiflis'in kuruluş efsanesine tanıklık edeceğimiz Kükürt Banyoları, mistik sularıyla şehrin adını aldığı yer. Roma hamamlarını andıran bu yapılar, size tarihin kokusunu hissettirecek.
Hemen yakınındaki Cuma Camii, Tiflis'in çok kültürlü ve hoşgörülü yapısının bir simgesi. Farklı inançların bir arada yaşadığı bu kentte, bu cami ve yanı başındaki kiliseler, adeta bir kültürel mozaik oluşturuyor.
Günün son duraklarından biri, Tiflis'in gizli hazinelerini barındıran Dry Bridge Antika Pazarı. Burada, eski tablolar, el işi ürünler, antika eşyalar ve türlü türlü koleksiyon parçaları arasında kaybolacak, Tiflis'in ruhuna dokunma fırsatı bulacaksınız.
Unutulmaz Bir Akşam: Geleneksel Gürcü Gecesi (Ekstra)
Günümüzü taçlandırmak için, geleneksel bir Gürcü Gecesi'ne katılıyoruz. Gürcü müziğinin ritmi, akrobatik dans gösterileri ve yöresel lezzetlerin birleşimiyle, kendinizi bu büyülü kültürün bir parçası gibi hissedeceksiniz. Bu eşsiz gece, Tiflis anılarınızı unutulmaz kılacak.
Harika bir günün ardından, dinlenmek üzere otelimize dönüyoruz. İyi uykular!
Tiflis'teki son günümüzün sabahında, zengin bir kahvaltıyla güne başlıyor ve daha yakın tarihe doğru, yeni bir yolculuğa çıkmaya hazırlanıyoruz.
Tarihin daha yakın ve tartışmalı bir dönemine doğru yol alıyoruz. Sırada, Sovyetler Birliği'nin lideri Stalin'in doğduğu şehir Gori var. Burada, Stalin'in yaşamını, yükselişini ve iktidarını anlatan Stalin Müzesi'ni ziyaret edeceğiz. Müze, kişisel eşyalardan resmi belgelere kadar birçok tarihi materyale ev sahipliği yapıyor. Stalin'in şahsi tren vagonunu ziyaret edeceğiz. Müzenin hemen yanında ise, Stalin'in doğduğu evin minyatür bir koruma binası içinde sergilendiğini göreceğiz. Bu ziyaret, yakın tarihe ışık tutan önemli bir an olacak.
Yolculuğumuz devam ederken, Rikoti Dağları'nı aşacak ve Surami Geçidi'nden geçerek, öğle saatlerinde Gürcistan'ın en eski şehirlerinden biri olan ve mitolojide Altın Post Efsanesi'ne ev sahipliği yaptığına inanılan Kutaisi'ye varıyoruz. Burada Kent Meydanı'nı ve Tiyatro Binası'nı görerek şehrin atmosferini soluyacak, ardından öğle yemeği için bir saatlik serbest zamanımız olacak.
Kutaisi'den ayrıldıktan sonra, Batum üzerinden Sarp Sınır Kapısı'na doğru yol alıyoruz. Gümrük işlemlerimizin ardından, bu muhteşem coğrafyaya veda ederek akşam saatlerinde Rize'ye varıyoruz.
Bu unutulmaz gezi boyunca biriktirdiğimiz güzel anılar, öğrendiğimiz yeni hikayeler ve tanıştığımız kültürler, her zaman yanımızda olacak. Gezimiz burada sona eriyor. Karadeniz Tours ile yeni maceralarda buluşmak dileğiyle, hoşça kalın!
Rize Varış: 22:00
Trabzon Varış: 23:30